Şuan Okunan
Bükreş’in Doğusu: Hani benim devrimim nerede?

Bükreş’in Doğusu: Hani benim devrimim nerede?

Bükreş’in Doğusu, sıradan, keyifli ve yoksul bir taşra kasabasından görüntülerle başlıyor. Yerel televizyoncu kendi “döküntü” arabasıyla programının konuklarını evlerinden toplarken, fonda bize kasaba gerçeğini de anlatıyor. Filmin gerisi ise bir tartışma programından ibaret. Sıkıcı olur demeyin, iddia ediyorum; bunca yıldır televizyonlarda böyle keyifli tartışma yayınlanmadı.

“Devrim” denilen, Çavuşesku’nun yıkılmasıdır aslında. Sovyetler’in çöküş sürecinde yaşananları tartışan iki adam görürüz bu programda. Biri Noel Baba’lık yaparak geçinen bir ihtiyar, diğeri alkolik bir tarih öğretmeni iki konuk; oldukça renkli telefon bağlantıları ile bu program akıp gider. Tabii bu arada, bir yerel televizyonda olabilecek tüm aksiklikleri de hesaba katınca keyifli bir filme dönüşüyor Bükreş’in Doğusu. Özellikle söylemek lazım filmin bütçesiyle değil kısa film, bir dakikalık bir spot çekemez Amerikan sineması. Filmin üçte ikisi aynı mekanda, üstelik bir televizyon stüdyosunda geçiyor. Ama hiç sıkıcı değil. Çünkü, yaratılan güçlü mizahın temelinde insan var. Belden aşağı sululuklara başvurmadan da, üstelik politik bir konuda güçlü mizah yapılabileceğinin somut kanıtını sunuyor.

Mircea Andreescu, Teodor Corban, Ion Sapdaru oyunculukları da filmin en büyük silahlarından biri. Corneliu Porumboiu’nın senaryosunu yazıp yönettiği film Tükiye’de sadece bir salonda gösterime girebilmişti! Evet, yanlış okumadınız İstanbul’da tek bir salonda. İyi ki 7 hafta vizyonda kalabilmiş de, izleyici sayısı ise ancak 5 bin 500’ü bulabilmiş. Bu bile iyi bir rakam. Romanya sinemasından başka kaç filmi izleme şansı bulabildik ki? Bırakın Roman sinemasını, Türkiye sinemasının nitelikli filmlerinin izleyici sayıları ortada.

Neyse, filmin asıl mevzusuna dönersek, “Bükreş’in Doğusu’nda devrim oldu mu?” sorusunun yanıtını kasabanın yıkık dökük evlerinden ve “o güzelim televizyon programı”ndan öğreniyoruz. Değişen sadece gizli servis ajanlarının “işadamı” görünümlü mafyalara dönüşmesi çünkü. Romanya yine yoksul, yine mutsuz, yaşam yine monoton. Bükreş’in Doğusu’nda Romanya sineması kendi gerçeği ile yüzleşiyor. Liderini bir duvar dibinde kurşuna dizen ülke, doğru söyleyişle “halkın karşı devrim ile imtihanı”nı 20 yıl sonra bir kasaba televizyonunun döküntü stüdyosunda sorguluyor.

Ayrıca Bakınız

“Devrim oldu mu?” sorusunun yanıtını film veriyor; “Bu devrimi kim niye yaptı?” sorusunu ise bir zahmet filmi izledikten sonra siz verin.


Tüm Hakları Saklıdır 2024 - Tasarım: Merhaba Grafik