Cengiz Çekil’in Retrospektif Sergisi Arter’de: Bugün De Yaşıyorum

Arter’in 2023’te izleyiciyle buluşturacağı yeni sergilerinin ilki olan Bugün de Yaşıyorum, Türkiye çağdaş sanatının öncülerinden Cengiz Çekil’in bugüne kadar gerçekleşmiş en kapsamlı sergisi olma niteliğini taşıyor. Bugün de Yaşıyorum isimli retrospektif sergi, sanatçının 1970’lerden 2015’teki vefatına kadar cesur ve deneysel bir yaklaşımla ürettiği, kimi ilk kez izleyiciyle buluşacak farklı dönemlerden eserlerini içeren geniş bir seçkiyle sanatçının pratiğine derinlikli bir bakış sunuyor.
Arter’in 4. katında başlayan ve 3. katında devam eden sergi, Cengiz Çekil’in zaman, tekrar, enerji, direniş ve ritüel gibi kavramlar etrafında ürettiği eserlerinin güncelliklerinin altını çizerken sanatçının bir eğitimci olarak gelecek kuşaklara aktardığı değerlerin önemini de vurguluyor. Bölümlemelerin en aza indirgendiği, izleyicinin eserler arasında kendi izleğini oluşturarak bağlantılar kurmasına elverişli bir yerleşim planının tercih edildiği bu kapsamlı sergi, böylece sanatçının yapıtlarındaki farklı anlam katmanlarını ve temaları görünür kılmayı, pratiğindeki evrimleri ve geçişleri izlemeye olanak vermeyi amaçlıyor.
Bugün de Yaşıyorum, ismini Cengiz Çekil’in 1976 tarihli Günce başlıklı eserinden alıyor. Çekil, 2011 yılında New York’taki The Museum of Modern Art (MoMA) koleksiyonuna dahil edilen bu işi için, bir deftere yaklaşık iki ay boyunca her gün klişe baskı yöntemiyle tarih atar ve “Bugün de yaşıyorum” cümlesini damgalar. Defterin son sayfasında ise “Askere gidiyorum” ibaresi yer alır. Çekil, Paris’ten Türkiye’ye dönüşünün hemen ardından gerçekleştirdiği ve ilk kez 2009 yılında 11. İstanbul Bienali kapsamında gösterilen yapıtını, “çok kasvetli, ölümün kutsandığı, korku ortamının olduğu bir dönemde tepki vermek istedim. Kendi öğrencilerime de sürekli onu söylüyordum. En önemli şey yaşamaktır! Hayat, çok değerlidir,” sözleriyle anlatır. Çekil’in öğrencisi ve sanatçı Vahap Avşar’ın 1995’ten başlayarak yirmi yıla yayılan uzun soluklu bir söyleşinin kayıtlarını kurgulayarak ürettiği Cengiz Çekil Okulu (2015) isimli eserine de yer veren sergi, dokuz saatlik bu video aracılığıyla Çekil’in sanatçı kimliğinin yanı sıra bir eğitimci ve katalizör olarak rolüne de dikkat çekiyor. Arter’in 4. katında gösterilen video, Cengiz Çekil’in yalnız eserlerinde değil, hayatının her alanında sanata ve toplumsal dönüşüme adanmışlığını ortaya koyuyor.