Öfke: Hayatımızı terapiler mi kurtaracak?
“Öfkeli Genç Adamlar” akımının ortaya çıkmasına sebep olan ve bireysel öfkenin toplumsal düzenle, hayal kırıklığının ise yakın ilişkilerle nasıl kesiştiğini anlatan “Öfke” oyunu Tatavla Tiyatro tarafından sahneye taşınıyor. Oyun, yalnızca 1950’lerin genç kuşağının çığlığı değil, her çağda hissedilen bir varoluş krizinin güçlü bir ifadesi olarak tanımlanıyor. 10 Kasım akşamı saat 20.30’da prömiyer yapacak olan oyun, 14, 17 ve 28 Kasım akşamları Tatavla Sahne’de olacak.
John Osborne’un yazdığı, Kemal Konuşmaz’ın Türkçeye çevirdiği oyunu, Erarslan Sağlam yönetiyor. Oyunda Tuba Zehra Sağlam, Mert Özmen, Murat Avni Yürekli ve Dilek Sağır rol alıyor. Dekor tasarımı Efe Arslan, dramaturjisi Gökhan Aktemur’a, müzik ve ses-efekt tasarımı Selahattin Çolak’a, afiş tasarımı Genco Demirer’e ait olan oyunu, fotoğraflarını Volkan Erkan çekmiş.
ÖFKEYİ NEREYE YÖNLENDİRECEĞİZ?
“Öfke” oyununda bir evin sınırları içinde dört kişi üzerinden ilerleyen hikâye; sevgi, sadakat, kıskançlık ve umut kaybı arasında salınırken, aynı zamanda daha büyük bir soruyu gündeme getiriyor: Toplumsal adaletsizlik ve bireysel tatminsizlik, en yakın bağlarımızı nasıl dönüştürür? Kişisel ilişkilerin politik olduğunu ve içimizdeki huzursuzluğun, daima dışarıdaki dünyanın gölgesini taşıdığını hatırlatan oyun, “Öfkeli Genç Adamlar”a bir dönem ses olmuş olsa da bugün hala aynı soruyu soruyor: İçimizde biriken öfkeyi nereye yönlendireceğiz?
TERAPİLER Mİ HAYATIMIZI KURTARACAK?
Oyunun yönetmeni Erarslan Sağlam, oyunla ilgili olarak şunları ifade ediyor: “Terapiler mi hayatımızı kurtaracak, yoksa “Öfke”yi bile isteye doğuran kapitalizmden kurtuluş mücadelesi mi? 50’ler, 60’lar, 70’ler…….. 2000’ler…. Stadyumlara yazdığımız “devrim” sözcüğü unutturula beri ‘ev’de “öfke”lenir olduk. Karımıza, kocamıza, çocuğumuza, kedimize, köpeğimize, buzdolabımıza, trafik ışıklarımıza, otobüsümüze… Biz “öfke”den katıldığımızda ‘muktedir’ sevindi. Kifayetsiz muhteris bankalarıyla, müdürleriyle, markalarıyla, psikolog ve yaşam koçlarıyla, mentörleriyle, hisse senetleriyle, saadet zincirleriyle, ağaç dikicileriyle, yunus sevicileriyle, “Eyyyyyy…” leriyle sevindi. Kitap ayraçlarında, boyasız gazetelerde, “good vibration” radyolarda kırılan kolumuz kanadımız, yan yana eylemenin coşkusunu terk-i diyar ettiğinde özgürlüğe uçamaz olduk. Şimdi “öfke”lenmek zamanı! Ama “öfke” ile coşmak, eğlenmek, sokağa çıkmak zamanı. “Öfke”miz bizi yan yana getirene kadar ‘ev’ler kullanıma kapatılmıştır! Dışarda da kahve var, kitap var, gazete var, gezilecek ve kalınacak park var, radyo var, şarkı var, sesim var! “Öfke”li sesim bir ben olduğumda tek ses!”
“Öfke”
Yazar: John Osborne
Çevirmen: Kemal Konuşmaz
Yönetmen: Eraslan Sağlam
Dekor Tasarım: Efe Arslan
Dramaturg: Gökhan Aktemur
Müzik, Ses, Efekt Tasarım: Selahattin Çolak
Afiş Tasarım: Genco Demirer
Fotoğraf: Volkan Erkan
Asistanlar: Özlem Doğramacı, Ömer Yüksel, Ömer Cihan
Oyuncular: Tuba Zehra Sağlam, Mert Özmen, Murat Avni Yürekli, Dilek Sağır
