Oynak Kumpanya: Sokakta izleyiciyle başka bir bağ kurmayı dert edindik
Oynak Kumpanya, kent suçlarına karşı sanatı bir ifade biçimi olarak kullanmak üzere tiyatronun dönüştürücü gücünü salonlardan sokaklara taşıyor. Haydarpaşa Dayanışması ile bir araya gelerek tarihi Haydarpaşa Garı’nın gar olmaktan çıkarılmasına karşı sesini yükselten kumpanya adına Noyan Dokudan, “Haydarpaşa Yeniden” adlı protesto oyununu ve bu süreçte yaşadıklarını Sahneden’e anlattı.
Oynak Kumpanya nasıl bir araya geldi ve sizi salondan sokağa, protesto gösterilerine yönlendiren ne oldu?
Biz daha önce birlikte tiyatro yapmış üniversiteli gençler olarak Oynak Kumpanya’yı kurduk. Topluluğun ikinci yılında, salon oyunlarına ek olarak, güncel atmosferin de bizi mecbur bırakmasıyla izleyiciyle başka bir bağ kurmayı dert edindik. 19 Mart’la başlayan süreçte üniversitelilerin eylemlerine bildiğimiz yoldan, tiyatroyla katıldık. Yarı doğaçlama ilerlediğimiz mini protesto oyunlarla biz de söylemek istediklerimizi dile getirmeye çalıştık.
“Haydarpaşa Yeniden” fikri de bu eylemlerde mi doğdu?
Aslında bu süreçten önce Haydarpaşa Garı’nın işlevini yitirmesine karşı bir oyun yapma fikrimiz zaten vardı. 19 Mart’tan itibaren gerçekleştirdiğimiz gösteriler ve salon oyunumuz Phaedra’nın Aşkısonrası izleyiciyle yaptığımız sohbetler de Haydarpaşa Garı için tasarladığımız bu projeyi şekillendirdi diyebiliriz.
Haydarpaşa Dayanışması ile iş birliği nasıl başladı?
Haydarpaşa Dayanışması ile “Haydarpaşa Yeniden” fikrini aramızda konuşmaya başladıktan sonra tanıştık. Mayıs ayında sosyal medyada denk geldiğimiz bir paylaşımın ardından, “Haydarpaşa Dayanışması’yla bir araya gelmeliyiz” dedik. Katıldığımız ilk etkinlik 698. hafta buluşmasıydı. Orada haftalardır, aylardır, hatta yıllardır dayanışan emekçileri görmek, onlarla tanışmak ve deneyimlerini dinlemek bizim için hem ilham verici hem de harekete geçirici oldu.

Dürüst olmak gerekirse, bu kadar kısa sürede hazırladığımız bir oyunun Haydarpaşa için yıllardır mücadele eden insanlar tarafından nasıl karşılanacağını biz de merak ediyorduk. 15 Haziran’da, 700. hafta buluşmasında inanılmaz bir coşkuyla karşılandık.”
“Haydarpaşa Yeniden” oyununun hazırlık süreci nasıl ilerledi? Nelerden beslendiniz?
Hazırlık sürecinde Haydarpaşa hakkında yazılanları okuduk, videolar izledik ve “Bizim derdimiz ne?” diye düşündük. Haydarpaşa’yı gezip kokladık, sohbetler ettik, birkaç prova yaptık ve Haydarpaşa Yeniden oyununu ortaya çıkardık. Oyunun adında “yeniden” demek istedik çünkü umudumuz vardı; Haydarpaşa Dayanışması’nın umudunu görmek ise bize daha da fazla umut verdi.
İlk gösterinizi Haydarpaşa Dayanışması’nın 700. hafta buluşmasında, 15 Haziran’da gerçekleştirdiniz. O gün neler yaşandı, nasıl tepkiler aldınız?
Gösterimizi ilk olarak, Haydarpaşa’dan kalkan son banliyö treninin 19 Haziran’da yola çıkması vesilesiyle, 19 Haziran Perşembe günü sergilemeyi planlamıştık. Ancak Haydarpaşa Dayanışması’ndan gelen istek üzerine, 700. hafta buluşmasının gerçekleşeceği tarih olan 15 Haziran Pazar günü için de sözleştik. Dürüst olmak gerekirse, bu kadar kısa sürede hazırladığımız bir oyunun Haydarpaşa için yıllardır mücadele eden insanlar tarafından nasıl karşılanacağını biz de merak ediyorduk. 15 Haziran’da, 700. hafta buluşmasında inanılmaz bir coşkuyla karşılandık. 12 dakikalık kısa oyunumuzu sahnelerken izleyicilerin yüz ifadelerini görmek, oyun sonunda açtığımız “Haydarpaşa Gardır, Gar Kalacak” pankartına eşlik eden alkışları duymak müthişti. Oyun sonrası aldığımız tepkiler çok güzeldi.
Asıl planınız olan 19 Haziran’da Kadıköy Rıhtımı’nda bir gösteri daha yapmaktı fakat bu gösteri yapılamadı. O gün neler oldu anlatır mısınız?
19 Haziran’da, ilk düşündüğümüz yerde, rıhtımda bir araya geldik. Oyunu tam da burası için tasarlamıştık; çünkü arkamıza garı alarak belki Haydarpaşa’nın başına gelenlerden habersiz olan insanlara ulaşmak istiyorduk. Tüm hazırlıklarımızı yaptık, hem çevremizden hem de Haydarpaşa Dayanışması’ndan izleyiciler toplandı. O sırada birkaç polis memuruyla bir diyaloğumuz oldu. Gösterinin içeriğini sorguladılar, pankartlarımızı incelemek istediler. Gösteriyi politik bir eylem olarak değerlendirdikleri için -ki öyle- yetkili makamlardan izin almamız gerektiğini söylediler. Oysa bu bir performans olmasa bile, barışçıl protesto hakkımızı kullanabilmemiz gerekirdi. Ancak polis müdahalesi nedeniyle oyunu sergilemekten vazgeçmek zorunda kaldık. Yine de dağılmadan önce açıklamamızı yaptık.

Haydarpaşa Yeniden’i tekrar sahneleyeceğiz. Üstelik prova sürecimizi, oyunu ve yaşadıklarımızı belgeleyen bir belgesel de hazırlıyoruz. Tiyatronun dönüştürücü ve harekete geçirici gücüne inanan gençler olarak sokakta yaptıklarımızı belgelemek ve daha fazla kişiye ulaşmak istiyoruz.”
Bu durum sizi yıldırmamış gibi görünüyor. Peki bundan sonraki süreçte “Haydarpaşa Yeniden” projesini neler bekliyor?
Bu kararı almamızın nedeni gözümüzün korkması değildi. Zor bir karar alıp, bundan sonraki gösteriler için resmi başvuru yapmaya karar verdik çünkü performatif eylemlerimizi yalnızca Haydarpaşa’yla sınırlı tutmak istemiyoruz. Başta Sirkeci Garı olmak üzere diğer kent suçlarının işlendiği tüm mekânlara ve rant alanlarına taşımak istiyoruz. Oynak Kumpanya olarak Haydarpaşa Dayanışması ile bir araya gelmeye devam edeceğiz. Yaptığımız başvurulardan henüz sonuç almasak da Haydarpaşa Yeniden’i tekrar sahneleyeceğiz. Üstelik prova sürecimizi, oyunu ve yaşadıklarımızı belgeleyen bir belgesel de hazırlıyoruz. Tiyatronun dönüştürücü ve harekete geçirici gücüne inanan gençler olarak sokakta yaptıklarımızı belgelemek ve daha fazla kişiye ulaşmak istiyoruz. Yaz sonunda belgeselimizi de tamamlamayı hedefliyoruz.
Yeni sezonda Phedra’nın Aşkı devam edecek mi, gündemde yeni oyun var mı?
Phaedra’nın Aşkı yeni sezonda devam edecek, sosyal medya hesaplarımız ve tiyatrolar.com.tr üzerinden gösterim bilgilerini takip edebilirsiniz. Sezonu kapatmışken bir yandan yeni bir proje için kolları sıvadık. Masa başı çalışmalarına başladığımız bu oyunun metnini biz yazacağız, henüz adı belli olmadığı için paylaşamıyoruz. Yine de şunu belirteyim: Bu öyle bir oyun olacak ki bizi hem salonlarda görebilirsiniz hem sokaklarda. Geçmişten günümüze uzanan, aşina olduğumuz ama hatırlamayı unuttuğumuz, izleyiciyle iç içe bir güldürü geliyor diyelim. Tabii protesto oyunlarla da bizi görmeye devam edeceksiniz.
Sesimizi duyurmaya aracı olduğunuz için çok teşekkür ederiz.

