Şuan Okunan
4. Duvar Tiyatro: Tiyatro eğitimi vermek kitleye ulaşmamızı sağlıyor

4. Duvar Tiyatro: Tiyatro eğitimi vermek kitleye ulaşmamızı sağlıyor

Çorlu’nun özel tiyatrosu 4. Duvar Tiyatro, 5 yıldır yetişkin oyunları, doğaçlama ve stand-up gösterileri ve kukla tiyatrosu ile tiyatroseverlerle buluşuyor. 50 kişilik bir sahnesi ve 79 kişiye ulaşan oyuncu kadrosu ile düzenli bir çalışma yürüten 4. Duvar Tiyatro, yeni insanlara ulaşmak ve tiyatro sanatının gelişmesi için eğitimlere büyük önem veriyor. 4. Duvar Tiyatro kurucularından Abdurrahman Kip ile faaliyetlerini ve taşrada tiyatro yapmayı konuştuk.

4. Duvar Tiyatrosu’nun kuruluş hikayesini anlatabilir misiniz? Ankara döneminiz var sanırım. Çorlu’da bir tiyatro kurma fikri nasıl doğdu? İlk adımları nasıl attınız?

Uzun bir kuruluş hikayesine sahip olmasına rağmen kısaca şu şekilde özetleyebiliriz: 2 üniversite arkadaşının, üniversite hayatı boyunca tiyatro oyunculuğu yapmış olması ve bu dönemin Yozgat’ta geçmesinden kaynaklı ve yakın olan Ankara’nın da tiyatrolar yönünden zengin bir şehir ve Devlet Tiyatroları olanakları bakımından da örnek alınabilir bir şehir olmasından, ilk olarak Ankara’da kurulmuştur. Daha sonra lisans düzeyinde eğitimleri görülen ve profesyonel olarak yapılan işler Çorlu’ya taşınınca tiyatromuzu da Çorlu’ya getirdik ve yola burada devam ettik.

Repertuar tercihlerinizi nasıl yapıyorsunuz? Şu an oynadığınız yetişkin oyunları hakkında bilgi verebilir misiniz?

Repertuar tercihlerimizi eğitim programlarımızda aramıza katılan yeni arkadaşların oynayabilecekleri karakterleri analiz ederek oluşturmaktayız. Bu durumun ortaya çıkmasındaki en önemli unsur; kendi sahnemize sahip olmamız ve sürekli oyun okuması yapmamız. Yetişkin oyunları hakkında bu sezon için söyleyecek olursak; ekibimizde bulunan yazarların yazmış oldukları ve teliflerini almış olduğumuz 3 komedi, 2 dram ve bir psikolojik türde oyunumuz var.

“Kaçmak ya da Kaçamamak” eşini aldatmaya çalışan bir karakterin düştüğü komik durumları, “Almanya’dan Abim Geldi” eve giren iki hırsızın misafir sanılmasını, “Gömü” ise bir define arayışının hikayesini anlatıyor. “Kırmızı Işık” ve “Kim Öldürdü” ise dram ağırlıklı oyunlarımız. “G-5” adlı oyunumuzda zaman, mekan ve olaylar biz ne verirsek verelim seyircinin zihninde canlandırdıklarıyla çok farklı bir hal alıyor.

Kukla tiyatrosu da yapıyorsunuz. Ağırlıkla çocuk oyunları olarak mı düşünüyorsunuz?

Kukla tiyatrosuyla ilgili yaklaşımımız; geleneksel gölge oyunu Karagöz temeline dayanıyor. Hali hazırda tiyatromuz geleneksel temeller ile oluşturulmuş ve üzerine modern tiyatro ile inşa ederek devam ediyor ve kukla tiyatrosunu da bu bağlamda sürdürmek istiyoruz. Kukla tiyatrosunda mevcuttaki oyunlarımız genellikle çocuk oyunu olmasına rağmen, yetişkin tiyatrosunda da yer bulmasını destekliyor ve bunun için çalışmaları sürdürüyoruz.

Türkiye’de sıklıkla istismar edildiği söylenen bir alan çocuk tiyatrosu. Nasıl bir yol izliyorsunuz?

Çocuk tiyatrosuna yetişkin tiyatrosundan daha fazla önem veriyoruz. Çocuk tiyatrosu adı altında yapılan maskot gösterilerinin, çocuk oyunu olmadığı düşüncesindeyiz. Ayrıca çocuk oyunlarında oynayacak olan oyuncu arkadaşların yetişkin oyunlarında oynayan oyuncu arkadaşlardan daha tecrübeli olması gerektiğini düşünüyoruz.

Farklı doğaçlama etkinlikleri ve stand-up gösterileri faaliyetinizde önemi bir yerde duruyor. Nasıl yöntemler kullanıyorsunuz, tiyatro çalışmalarınıza ne katıyor?

Günümüz seyircisi, geçmişe nazaran tüm bilgi kaynaklarına ulaşımı daha hızlı olduğundan sahne üzerindeki gösterilerin de kendini yenileyebilmemsi gerekiyor. Popüler hale gelen doğaçlama ve stand-up gösterileri programımızda yer buluyor. Doğaçlama olarak anlık gösteri çıkartmak tecrübe ve gözlem gerektiriyor ve stand-up’ın da seyirciden dönen reaksiyona göre kendini güncel tutması gerekiyor. Bu durum metinlerde ve mutfak çalışmalarında daha güncel ve iyi olmamızı sağlıyor.

Ayrıca Bakınız

50 kişilik bir sahneye ve 79 kişilik geniş bir kadroya sahipsiniz, bu bir çelişki değil mi?

Sahne kapasitemiz kadromuzla doğru orantılı olarak kurulmuş bir sahne değil. Kadromuz her geçen gün artıyor ve aynı anda toplanma gereksinimi duyduğumuzda daha büyük sahneleri kiralama işlemine gidiyoruz. Tatlı bir cep sahne olduğumuzu düşünüyoruz. Elbette daha yüksek kapasitede daha iyi bir sahne kurulumu hedeflerimiz arasında fakat mevcut şartlarda prosedürler göz önünde bulundurulduğunda ve maddi olanaklar 2500 senedir para kazanmayan bir sektör için düşünüldüğünde durum elbette biraz zorlu oluyor.

Aynı zamanda tiyatro eğitimi veren bir tiyatro topluluğu olmak neden önemli? Tiyatro eğitimleri kentinizde tiyatronun kalıcılığı bakımından ne sağlıyor?

Tiyatro eğitimi veren bir tiyatro topluluğu olmak, sadece sahnede birkaç temsil oyun oynayıp, kişisel egoları tatmin etmek adına kurulmuş amatör topluluklardan sizi ayırmaya başlayan en önemli unsurlardan oluyor. Çünkü cebinizdekileri paylaşmaya başlamak bir süre sonra beraberinde daha fazla paylaşım ortaya çıkarıyor. Bu da sizi yaptığınız işte daha profesyonel hale getiriyor ve daha fazla kitleye ulaşmanızı sağlıyor. Cebinizdekileri paylaşmaya başlamak beraberinde daha fazla şeyi tüketmeyi de getiriyor. Bu da sizi var olan gruplar arasında üst sıralara taşıdıkça kulvarda domine edici hale getiriyor ve tabii ki beraberinde mutluluğu…

Son olarak eklemek istedikleriniz neler?

Günümüzde tiyatro için konuşacak olursak, çok daha fazla ilgi görmesini dileriz. Özel tiyatroların varlığı bizce sanat dalımız için oldukça önemli. Özel tiyatroların birçoğu ekoller üzerinden ilerliyor, bu da usta-çırak ilişkisini getiriyor. Bunun dışında tiyatro yapmak isteyen ama cesaret edemeyenlere kendi şehirlerinde eğitim veren özel ve yerel tiyatrolara katılmalarını tavsiye ediyoruz. Çünkü tecrübelerimizle de sabittir ki tiyatro sahnesine çıkmak yalnızca oyunculuk yapmanızı sağlamaz; öz güveninizi artırır, mimiklerinize ve vücut deviniminize yansır, sosyal hayatınıza olumlu etki eder.


Tüm Hakları Saklıdır 2024 - Tasarım: Merhaba Grafik