Kürt stand-up’çı Salih Yıldızöz: Ben iki dilin de ötekisiyim!
Kekeme sanatçı Salih Yıldızöz, hem tiyatro sahnesi, hem de Kürtçe eğitimle kayyumun kapattığı Aram Tigran Konservatuvarı’nda tanışmış. Şimdi kekemeliğinden aldığı ilhamla Kürtçe stand-up için sahnelerde ve iki ayrı dilde öteki olmayı anlatıyor.
Haber-Video: MEHMET EMİN BİÇER
Kürtçe stand-up yapan, kekeme oyuncu Salih Yıldızöz, Amed Şehir Tiyatrosu’nda yaptığı ilk gösteri ile büyük beğeni topladı. “Dû Ziman” adlı gösteride kekeme bir Kürt olarak yaşadığı zorlukları anlatan Yıldızöz, hem fiziksel bir dilin eksikliğini yaşadığını, hem ana dilinde eğitim görememenin eksikliğini yaşadığını söylüyor. Tamamen Kürtçe olan stand-up gösterisinde kekemelerin yaşadığı zorlukları mizahi bir dille anlatan Salih Yıldızöz, 16 ve 17 Şubat günleri saat 19.30’da Van’da Şanowan’da sahnesinde izleyici ile buluşacak. Daha sonra 23 Şubat saat 19.30’da Batman’da Yeni Sahne’de sahnelenecek.
Salih Yıldızöz, Diyarbakır’ın Silvan ilçesine bağlı Çavdere Köyü’nde doğmuş. Köy boşaltılınca geldiği Diyarbakır’da okula başlamış. Ana dili Kürtçe olan kekeme bir çocuk olarak çok da “güzel” anıları yok. İlkokuldan üniversiteye kadar zorlu süreçler geçirmiş. “Sonradan öğrendiğim Türkçe eğitim görmenin yanında bir de üstüne kekeme olmanın zorluklarını yaşadım. Türkçeyi belirli sürede öğrendim, ama kekemelik kaldı” diyen Yıldızöz, ilkokulda düzenlenen okuma yarışmalarında öğrencilerin, öğretmenlerin ona nasıl güldüğünü hala hatırlıyor. Asosyal olma halinin ta o günlerde başladığını anlatıyor ve “Köyde toprağın içindeyken doğal bir hayata alışmıştım. Diyarbakır’a gelince alışmam zor oldu” diyor.
“ARAM TİGRAN KONSERVATUVARI BANA ÇOK ŞEY KATTI”
Salih Yıldızöz, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin kurduğu ve sonradan kayyum tarafından kapatılan Aram Tigran Konservatuvarı’nda Kürtçe eğitim almış: “2010 yılında konservatuvara başvururken biraz da bazı teknikler öğrenirim, dilimin açılmasına faydası olur diye düşündüm. Kürtçe olması ayrı bir şey kattı bana. Teorik ve pratik eğitimler gördük. Aram Tigram Konservatuvarı bana yaşamsal anlamda çok şey kattı, okullarda görmediğim yaklaşımı orada gördüm. Arkadaşlarımın yaklaşımları da çok iyiydi. Bana çok şey kattığını söyleyebilirim.”
Bu dönemde etrafındaki insanlara başından geçen hikayeleri anlatırken herkesin güldüğünü söylüyor ve ilk başlarda bunun hoşuna gitmediğini de ekliyor: “Belirli bir süre sonra alıştım. Arkadaşlar ısrarla bir daha anlatmam için ısrar ediyordu. İnsanların kekemelere bakış açılarını değiştirmek adına, kendi derdimi anlatmak adına bunu sahnede de anlatmak istedim. İnsanlara komik gelse de, orada bir acı var. Bunu trajikomik bir şey olarak anlatıyorum.” Tek kişi olarak sahnede olmanın korkucu bir yanı olduğunu dile getiren Salih Yıldızöz, seyirci buluştuğu anın her şeyin kırılma noktası olduğunu vurguluyor ve seyircinin alkışı, oyunu sahiplenmesi, gösterinin kendi hikayelerinden oluşmasının daha büyük bir istek uyandırdığını dile getiriyor.
“BEN İKİ DİLİN DE ÖTEKİSİYİM, ÖTEKİLERİN ÖTEKİSİYİM”
Stand-up sanatçısı Salih Yıldızöz, Kürtçe dilinde her yerde konuşamadıklarını, örneğin bir hastaneye gittiklerinde muhakkak Türkçe bilen biriyle gidildiğini belirterek, bu durumun verdiği dışlanmışlık hissinden söz ediyor: “Üstüne bir de benim kekeme olmam geldi. Hem fiziksel bir dilin yokluğunu yaşıyorum, hem de ana dilin eksikliğini yaşıyorum. Bunu sahneden anlatırken, öyle acı bir şekilde, çok fazla da dramatize etmek istemiyorum, ama iki dilin ötekileştirildiği bir alandadım. Ben ötekilerin de ötekisiyim.”
“ÜÇ SANİYE SABREDİN, CÜMLEMİZİ BİTİRELİM”
Stand-up gösterisinin temelinin buradan hareketle oluştuğunu ifade eden Salih Yıldızöz, gösterinin hem toplumu, hem sistemsel olarak eleştirel bir boyutta ilermeye dikkat etmiş. “Bizi dinleyen arkadaşlar bize acıyarak bakmasınlar, biraz sabretsinler cümlemizi bitirelim. Üç saniye geç konuşuruz en fazla.” diyen Yıldızöz, kekemeliğin “anormal” bir durummuş gibi algılanmasından rahatsız: “Tebessüm etmeye, falanın çocuğu da böyle gibi demeye gerek yok. Bizim konuşmamız anormal gibi gelmesin kimseye”.
Tiyatro sahnesinde kendi hayatı üzerinden kekemeliği ve “iki dilin ötekisi olmayı” anlatan Salih Yıldızöz’ün stant-up gösterisi Diyarbakır ve Mardin’in ardından Van ve Batman’da izleyici ile buluşacak. Salih Yıldızöz, talepler doğrultusunda yeni turneler yapmayı planlıyor.
“Dû Ziman”ın Van gösterisine bilet satın almak için tıklayabilirsiniz.