İnsanlığımı Yitirirken: Anlamsızlığa iten roller

“…inançlarımı ne sana ne bir başkasına ne de tanrıya kabul ettirebilirdim. Herkesin aradığı nedeni kendimde bulmam imkansızdı. Beni anlamsızlığa iten şeyin roller olduğunu anladığımda çok geçti.”
GÖRKEM MAVİ
Tiyatral Sanat ve Kültür, bu sezonda Japon yazar Osamu Dazai’nin “İnsanlığımı Yitirirken” romanından uyarladığı oyunla izleyici karşısına çıkıyor. Hüseyin Can Erkin’in çevirdiği ve Celal Can Tanrıveroğlu’nun uyarlayıp yönettiği oyun, kimliğini bulmaya çalışan birinin içsel bunalımını konu alıyor. Oyun seyircisini Kafkaesk bir hikayenin içine çekerek, yalnızlık, yabancılaşma ve insan olmanın zorlukları üzerine derin bir sorgulama yapıyor. Rejisi Tiyatral Reji Ekibi tarafından kolektif olarak yapılan oyunun dekor tasarımı Cengiz Bağlan’a, ışık tasarımı Akif Bulut’a ait. Oyunun koordinatörü ve sahne amiri ise Murat Yiğit.
Oyunun ana karakteri Yozo, güçlü bir Japon geleneği ve kuvveti bir baba figürünün altında ezilerek, kendinde ve toplumdan yabancılaşmış ve içsel boşluk içinde savrulan bir karakter. Topluma uyum sağlayamayan Yozo, varoluşunu sorguluyor ve anlam arayışında kayboluyor. Yozo’nun içsel krizi, yalnızlık ve topluma yabancılaşma duyguları ile de örtüşüyor. Osamu Dazai’nin “İnsanlığımı Yitirirken” adlı oyunu, Camus’nün Yabancı, Dostoyevski’nin Yeraltından Notlar ve Kafka’nın romanlarına benzer bir varoluşsal yabancılaşma ve karanlık ruh halini sahneye taşıyor.
BÜTÜN BİR ÖMRÜ MASKELERLE YAŞAMAK
Dazai, “İnsanlığımı Yitirirken” oyununda bireyin toplumsal baskılar karşısında hissettiği yabancılaşmayı, kimlik bunalımını ve varoluşsal boşluğu derinlemesine işliyor Yozo’nun içsel çatışmaları, Kafka’nın, Dostoyevski’nin ve Camus’nün eserlerinde gördüğümüz yalnızlık ve karamsarlık temalarıyla buluşuyor; ancak burada bu kavramlar, Dazai’nin anlatımıyla yeniden şekilleniyor ve Yozo’nun trajedisinde somutlaşıyor. Tüm bu yazarlar gibi Dazai de insanın modern dünyadaki yabancılaşma duygusunu ve varoluşsal sorgulamaları içinde düştüğü girdabın derinliklerine iniyor. Karakterin hayatı boyunca taktığı maskeler, onun hem toplumla hem de kendisiyle olan kopukluğunu simgeliyor. Dazai, bu anlatımıyla bireyin iç dünyasındaki çöküşü gözler önüne sererken, aynı zamanda toplumun dayattığı normların insan ruhunda yarattığı yıkımı da sorguluyor. “İnsanlığımı Yitirirken”, tam da bu nedenle, evrensel bir yabancılaşma hikâyesi olarak okunmaya ve sahneye taşınmaya devam ediyor.
“İnsanlığımı Yitirirken”
Yazan: Osamu Dazai
Çevirmen: Hüseyin Can Erkin
Uyarlayan: Celal Can Tanrıveroğlu
Reji: Tiyatral Reji Ekibi
Dekor Tasarımı: Cengiz Bağlan
Sahne Amiri/Koordinatör: Murat Yiğit
Işık Tasarımı: Akif Bulut
Oyuncular: Celal Can Tanrıveroğlu, İbrahim Ünver, Hayal Ekici, Deniz Ertürk