Yakın çağın görsel hafızası Magnum fotoğrafları Bulgur Palas’ta
Bulgur Palas’ın ilk sergisi “Magnum İstanbul’da”yı ziyaret etmek için sayılı günler kaldı. 20 Kasım’a kadar görülebilecek olan serginin ardından yeni bir Magnum Photos sergisi geliyor.
METİN EKİNCİ
Dünyanın en ünlü fotoğraf ajansı Magnum Photos 77. yılını kutlarken, çok özel bir fotoğraf seçkisi İstanbullularla buluşuyor. Serginin başlığı “Magnum İstanbul’da” ve İBB Kültür’ün kente kazandırdığı Bulgur Palas’ta 20 Kasım’a kadar görülebiliyor.
Özellikle büyük toplumsal olayları ve dünyanın görünmeyen yerlerini göstermede oldukça mahir olan Magnum fotoğrafçılarının çok özel işleri var bu sergide. Yakın çağda yaşanan toplumsal değişimlerin görsel hafızasını 70 sanatçının 200’den fazla fotoğrafıyla takip etmek mümkün.
YAKIN TARİHİN TANIKLIKLARI
1947 yılında dünyanın en önemli fotoğrafçılarından Robert Capa, Henri Cartier-Bresson, George Rodger ve David Seymour tarafından kurulan Magnum Photos, yakın çağa tanıklık eden efsanevi bir fotoğraf ajansı. Sergide yer alan fotoğraflar Berlin Duvarı’nın yıkılışından Kara Panterler’in isyanına pek çok tarihi olaya tanıklık ediyor. Sergideki fotoğrafların bir bölümü anlattıkları olayların ve döneminin simgesi olmuş ikonik fotoğraflar, görür görmez hemen tanıyorsunuz. Jonas Bendiksen, Henri Cartier-Bresson, Cornell ve Robert Capa, Ara Güler, David Seymour, Olivia Arthur, Raymond Depardon, Bieke Depoorter, Elliott Erwitt, Stuart Franklin, Leonard Freed, Eve Arnold, Paul Fusco, Cristina Garcia Rodero, Burt Glinn, Jim Goldberg, Marilyn Silverstone, Larrain, Susan Meiselas, Wayne Miller, Marc Riboud, Alessandra Sanguinetti, Chris Steele-Perkins, Dennis Stock ve Alex Webb gibi önemli fotoğrafçıların da aralarında olduğu 70 farklı fotoğrafçıyı bir arada görmek fotoğraf sanatına dair eşsiz bir birikimi aynı anda görme fırsatı sağlıyor.
EMİN ÖZMEN İÇİN ÖZEL BÖLÜM
2017 yılında ajansa katılan, ödüllü Türk fotoğrafçı Emin Özmen’in 30 fotoğrafına ise özel bir bölüm olarak yer veriliyor. The Bayeux Calvados Halk ödülü ve iki defa World Press Photo (Dünya Basın Fotoğrafları) ödülü sahibi olan Emin Özmen’in 30 fotoğrafı Bulgur Palas’ın en üst katında görülebiliyor. Magnum’un ilk Türk üyesi olan Emin Özmen’in İstanbul ile ilgili olarak suya ve suyun İstanbullu kimliğiyle ilişkisine odaklanan önemli bir projesi bulunuyor. Yıllar boyunca “kendi” şehrini belgeleyen bir kent sakini olan Emin Özmen, bu projesinde kenti “İstanbul, tüm çelişkileri ve ironileriyle, tüm renklerin şehri. Kaygısız, arsız, gizemli; İstanbul her şeyin mümkün olduğu, lakin kavranması imkansız bir şehir. İstanbul sizi göz açıp kapayıncaya kadar başka bir atmosfere, başka bir aleme götürür” diye tanımlıyor.
BULGUR PALAS’I DA MUTLAKA GÖRÜN
Fotoğraf sergisinin yanı sıra Bulgur Palas da daha önce görmemişler için özel bir gezi deneyimi sunuyor. 20. yüzyıl İstanbul sivil mimarisinin öne çıkan örneklerinden biri olan Bulgur Palas, 100 yılı aşkın süredir İstanbul’un yedinci tepesinden şehri izliyor. Dönemin Bolu Milletvekili Mehmet Habib Bey tarafından Kocamustafapaşa Tepesi’ne yaptırılan bu konağın İtalyan Mimar Giulio Mongeri’nin imzasını taşıdığı düşünülüyor. Bulgur Palas Mehmet Habib Bey’in ödeyemediği borçları nedeniyle 1926 yılında Osmanlı Bankası’na devredilen yapı, uzun yıllar Osmanlı Bankası arşivi olarak kullanılıyor. Yapı Osmanlı Bankası’nın 2001yılında özel bir bankaya devredilmesiyle yapının mülkiyeti de el değiştiriyor. Özel bir mülk iken 2021 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından satın alınan Bulgur Palas, bugün kütüphanesi, çok amaçlı etkinlik alanları, sosyal mekânları ve seyir terasıyla tüm İstanbullulara hizmet veren kamusal bir yaşam alanı olarak 2024 yılında kapılarını açtı.
YENİ SERGİNİN TEMASI İNSAN HAKLARI
Son iki haftasını süren Magnum İstanbul’da sergisini görmek için acele etmeniz, 20 Kasım’a kadar pazartesi hariç her gün 10.00 – 19.00 saatleri arasında Bulgur Palas’ı ücretsiz olarak ziyaret etmeniz önemli tavsiye edilir. İBB Kültür ile Magnum Photos arasındaki kalıcı işbirliğinin ikinci sergisi ise Aralık ayında açılacak. Bu sergi “Magnum İstanbul’da: İnsan Hakları-Olanlar ve Olmayanlar” başlığını taşıyor.
